Münchausen Sendromu

Çok bilinmeyen ancak  çok sık karşılaştığımız bir bozukluk, Münchausen Sendromu. Kişinin ilgi çekmek için kendini veya çocuğunu hasta etmesi ve hastalıkları hakkında sürekli yalan söyleme durumudur. Psikolojik vakalar arasında az karşılaşıldığı düşünülsede aslında o kadar az değil.

Münchausen Sendromu psikoloji tarihinde anlaşılamaz ve karmaşık bir sendrom olarak anılır. İlgi eksikliği, çocukluk travmaları, veya kişinin sorumluluklarından kaçmak için uydurduğu hastalık yalanlarından tutun, karakterin mazoşist olduğu için kendine zarar verip hasta etmesine kadar aklımıza gelmeyen sebepler bu sendroma sebep olabilir. Araştırmalar gösteriyor ki Münchausen Sendromu olan kişilerde görülen karakterlerde aynı zamanda 'antisosyal kişilik bozukluğu', 'borderline kişilik bozukluğu', 'narsistik kişilik bozukluğu' eşlik edebiliyor. Ayrıca çoğu hastada aşırı stres ve anksiyete tespit edilmiş. Farklı bir araştırmada ise hastaların arasında hemşirelerin veya hastane teknisyenlerinin diğer meslek grubundaki insanlara göre çok daha fazla öne çıkması.

Münchausen Sendromu olan insanlarda saptanan bazı ortak özellikler şöyle;

• medikal yetenekleri yüksek veya medikal deneyimi olan insanlardır,
• kendine veya çocuğuna çok özverili davranıyor olmaları muhtemel,
• sempati ve dikkat çekmek isterler,
• medikal malzemelere yakın olmak isterler,
• kendilerine verdikleri zararın ne kadar büyük olduğunu görmezler, (bazı vakaların yaralarının enfeksiyon kapması için üzerine dışkı sürdükleri gözlemlenmiş)

Psikoloji biliminde araştırma yaparken karşımıza hep en ağır örnekler incelemeye sunulsada aslında çoğu hastalık çevremizde sürekli gördüğümüz insanlarla bağdaşır. Okula gitmemek için ailesine hasta numarası yapan çocuklar, tek başına yaşayan ve çocuklarının dikkatini çekmek ilgi çekmek isteyen yaşlı ebeveynler... Etrafınıza baktığınızda bu insanları her zaman gördüğünüzü farkedersiniz.

Klinik vaka araştırmalarına geri dönelim. Kanada'da bir hastane 1300 hastasını incelemeye almış ve 10 hastasının yalan söylediğini tespit etmişler. Sendromda görülen hastaların büyük çoğunluğu kadınlar ve çocuklardan oluşmaktaymış. Münchausen Sendromlu hastalar doktorlar tarafından farkedildiğinde yine büyük çoğunluk bunu kabul etmemiş ve hastanelerini değiştirmişler.

Hastalığın tedavisinde iki farklı yol izleniyor birincisi hastanın yalan söylediğini kabul etmesi durumunda uzman bir psikiyatriste yönlendirilip tedavi olması, ikincisi hastanın yalan söylediğini kabul etmemesi bu durumda doktor hastayla olabildiğince az görüşme yapmaya çalışarak hastayı hastaneden uzak tutup kendisine farkettirmeden bu bağımlılığından uzaklaştırmaya çalışmak.

Bu rahatsızlığın en önemli kısmına gelirsek. Münchausen Sendromlu anneler çocuk istismarcısıdır. İlgi çekmek için kendi çocuklarını hasta ederler, dışardan gözlemlediğinizde çocuklarına çok iyi baktıkları ve özverili davrandıkları görülür ancak hastalıkta bir iyileşme görülmez. Bu çocuğun ölümüne bile sebep olabilir.  Eğer çevrenizde şüphelendiğiniz durumlar varsa Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme kurumuna ihbarda bulunun.